“YARGITAY: MESAİYE SÜREKLİ GEÇ GELMEK İŞTEN ATILMA SEBEBİDİR!
ÖZET: Davacı, iş akdinin işverence, haksız olarak
feshedildiğinden bahisle işe iadesini ve iş güvencesi tazminatlarının
ödetilmesini istemiştir. Somut olayda, davacının, C... isimli TV kanalında son
olarak koordinatör vekili olarak görev yaptığı ve davalı tarafından dosyaya
sunulan devredilen personele ilişkin listeye göre de devir listesinde olarak yer aldığı, bu nedenle davacıya başkaca bir işin verilmesinin
mümkün olmadığı sabittir. Ancak davacının ….. tarihleri arasında hemen hemen
her gün bazen dört saati aşar şekilde mesaiye geç gelmeyi alışkanlık haline
getirdiği de sunulan belgelerden anlaşılmaktadır. İşçinin mesaiye sürekli
olarak geç gelmesi işveren açısından geçerli fesih nedenidir. Bu durum
karşısında, davacının, iş akdinin işveren tarafından geçerli nedenle
feshedildiği kabulü ile davanın reddi gerekirken işe iadesine karar verilmesi
usul ve yasaya aykırıdır.
7.Hukuk Dairesi
Esas: 2013/14031
Karar: 2013/11810
Karar Tarihi: 24.06.2013
Esas: 2013/14031
Karar: 2013/11810
Karar Tarihi: 24.06.2013
(4857 S. K. m. 18, 20, 25)
Dava: Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün,
Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin
süresinde olduğu anlaşıldı, Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
Karar: Davacı, iş akdinin işverence, haksız olarak
feshedildiğinden bahisle işe iadesini ve iş güvencesi tazminatlarının
ödetilmesini istemiştir.
Davalı, davacının kendisine verilen işi uyarılara rağmen ısrarla
yapmadığını, sürekli olarak işe geç geldiğini ve işverene yalan söyleyerek
aradaki güven ilişkisini zedelediğinden bahisle iş akdinin haklı nedenlerle
feshedildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının işe iadesine karar verilmiştir.
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli nedene
dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş
Kanununun 18 ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 18.maddesine göre otuz veya daha fazla
işçi çalıştıran işyerlerinde en az altı aylık kıdemi olan işçinin belirsiz
süreli iş sözleşmesini fesheden işveren, işçinin yeterliliğinden veya
davranışlarından ya da işletmenin, işyerinin veya işin gereklerinden kaynaklanan
geçerli bir sebebe dayanmak zorundadır.
İş Kanununun 18.maddesi bakımından işçinin davranışlarından
kaynaklanan sebepler, işçinin aynı Kanunun 25/II. maddesinde öngörülen sebepler
niteliğinde ve ağırlığında olmayan işyerinde işin görülmesini önemli ölçüde
olumsuz etkileyen, sözleşmeye aykırı davranışlarıdır.
İşçinin davranışı ancak işyerinde
olumsuzluklara yol açması halinde geçerli sebep olabilir. İşçinin sosyal açıdan
olumsuz bir davranışı, toplumsal ve etik açıdan onaylanmayacak bir tutumu işyerinde
üretim ve iş ilişkisi süresince herhangi bir olumsuz etki yapmıyorsa geçerli
sebep sayılamaz.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 20.maddesinin ikinci fıkrasına göre
geçerli nedene dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir. İşçi, feshin
başka bir sebebe dayandığını iddia ettiği takdirde, bu iddiasını ispatla
yükümlüdür.
Somut olayda, davacının, C... isimli TV kanalında son olarak
koordinatör vekili olarak görev yaptığı ve davalı tarafından dosyaya sunulan
devredilen personele ilişkin listeye göre de devir listesinde olarak yer aldığı, bu nedenle davacıya başkaca bir işin verilmesinin
mümkün olmadığı sabittir.
Ancak davacının 1-17 Ağustos 2011 tarihleri arasında hemen hemen
her gün bazen 4 saati aşar şekilde mesaiye geç gelmeyi alışkanlık haline
getirdiği de sunulan belgelerden anlaşılmaktadır. İşçinin mesaiye sürekli
olarak geç gelmesi işveren açısından geçerli fesih nedenidir. Bu durum
karşısında, davacının, iş akdinin işveren tarafından geçerli nedenle
feshedildiği kabulü ile davanın reddi gerekirken işe iadesine karar verilmesi
usul ve yasaya aykırıdır.
Yukarıda açıklanan sebeplerle 4857 sayılı Kanun'un 20/3 maddesi
gereğince mahkemece verilen kararın bozularak ortadan kaldırılması ve
Dairemizce aşağıda yazılı hükmün kurulması gerekmiştir.
Sonuç: Yukarıda belirtilen sebeplerle;
1- Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının
BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2- Davanın REDDİNE,
3- Eksik alınan 5,90 TL bakiye harcın davacıdan tahsili ile
Hazine'ye gelir kaydına,
4- Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde
bırakılmasına,
5- Karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT'ne göre 1.320,00 TL
avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6- Davalı tarafça yapılan 420,00 TL yargılama giderinin
davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7- Artan gider ve delil avansının ilgilisine iadesine,
8- Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya
iadesine, 24.06.2013 tarihinde oybirliği ile KESİN olarak karar verildi.