.

.

19 Eylül 2012 Çarşamba

Hatır çekleri ve senetleri hk.





Hatır senetleri ve çekleri uygulamada başta kredi temin etme aracı olmak üzere birçok nedenlerden dolayı kullanılmaktadır. Gerek Türk Ticaret Kanunu nunda gerekse diğer hukuk ve vergi mevzuatımızda hatır senetlerine veya çeklerine ilişkin herhangi bir düzenleme yoktur.

Yargıtay içtihatları ile hatır senetlerinin varlığına kabul etmekte ve tanımlanmaktadır. Yargıtay içtihatlarındaki tanıma göre Tatbikatta hatır bonosu diye isimlendirilen emre muharrer senetler alacaklı tarafından kırdırılan kesidecinin ticari itibarından istifade suretiyle para temini için verilen senetlerdir. Alacaklı senet mukabilinde kesideciye para vermez, bu bakımdan iş bu senetler bedelsizdir.

Söz konusu tanımlamadan da anlaşılacağı üzere, hatır senetleri veya çekleri gerçek bir borç veya alacak ilişkisine dayanmamaktadır. Genellikle kredi vasıtası olarak kullanılmakta olup ayrıca diğer nedenlerle de kullanılabilirler.
Hatır senetlerinin kredi temin aracı olarak nakite çevrilmesi esnasında bankalara iskonto, komisyon, damga pulu ve benzeri nitelikte ödemeler yapılmaktadır. Söz konusu hatır senetleri karşılığında elde edilen kredinin işletmede kullanılması ve gerektiğinde bunun ispatlanması halinde bahsi geçen ödemeler ticari kazancın tesbitinde indirim konusu yapılabilir.
Nitekim Danıştay 4. Dairesi tarafından verilen 30.11.1972 tarihli kararda bu yöndedir. Bunun yanısıra hatır senetlerine bağlı olarak, şüpheli alacak değersiz alacak uygulamalarından yararlanılamaz. Nitekim Hesap Uzmanları Kurulu Danışma Komisyonu nun 22.06.1960 Tarih ve 102 Yayın ve Genel Sıra Nolu Kararında bir müessesenin kendi ticari ihtiyaçları ve muameleleri ile ilgili ve intibaklı olmayan, hatıra müşteriden alıp verdiği ve gerçekte bir muameleyi muhtevi bulunmayan bonolardan mütevellit alacaklarını tahsil edememesi halinde, bunların zarar yazılmasının caiz olmadığına karar vermiştir. Ayrıca hatır senetleri için reeskont uygulaması yapılamaz.

Kanunlarda hatır çeki diye bir kavram yoktur, ancak uygulamada karşımıza çıkan bir kavramdır. Kanunlarımızda çek görüldüğünde ödenmek zorunda olan bir ödeme aracı olmasına rağmen gerek uygulama da gerekse son çıkan kanunlarla vadeli senet niteliği almıştır. İşletmeler hatır çeki aldığında bunun açıklamasını yapmak zorundadırlar, bu çeki neye istinaden aldıklarını, bu çek karşılığında karşı tarafa ne ödendiği gibi. Bildiğiniz gibi son çıkan kanunlarla finans şirketleri dışındakilerin borç alıp vermesi, şirket ortağı bile olsa kdv, faiz tahakkuku gibi bir takım sonuçlar doğurabilmektedir. Muhasebe uygulamalarında bu tür çekleri kullanmanın sakıncalı olacağını düşünmekteyim.

(Mustafa Gülşen sitesi forum alanından alıntıdır.)

Hiç yorum yok: