.

.

26 Şubat 2014 Çarşamba

Ticari Alacaklar Hk.


Tahsil edilemeyen alacaklar

DEĞERSİZ ALACAK
Madde No 322 Kapsam : Kazai bir hükme veya kanaat verici bir vesikaya göre tahsiline artık imkan kalmayan alacaklar değersiz alacaktır. Değersiz alacaklar, bu mahiyete girdikleri tarihte tasarruf değerlerini kaybederler ve mukayyet kıymetleriyle zarara geçirilerek yok edilirler. İşletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerin bu madde hükmüne giren değersiz alacakları, gider kaydedilmek suretiyle yok edilirler.


A) ŞARTLARI
1- ALACAK KAR SAĞLAMASI DÜŞÜNÜLEN BİR FAALİYET NETİCESİNDE ELDE EDİLMİŞ OLMALIDIR.
a. Hatır senetleri, gibi ticari bir faaliyet sonucunda oluşmamış alacaklar sayılmaz
2- ALACAĞIN DEĞERSİZ HALE GELDİĞİ YIL, MUKAYYET DEĞERİ İLE GİDER YAZILMALIDIR.
3- ALACAKLININ İŞLETME VEYA BİLANCO USÜLU DEFTER TUTMASI FARK ETMEZ.
4- FALİYET TİCARİ VEYA ZİRAİ FAALEYET OLMALIDIR.
5- DAHA ÖNCE ŞÜPHELİ HALDE KARŞILIK AYRILAN ALACAK, DEĞERSİZ ALACAK HALİNE GELİRSE TERS KAYIT YAPILARAK KAPATILIR.
6- ALACAĞIN TAHSİLİ İMKÂNSIZ BİR HALE GELMİŞ OLMASI KANAAT VERİCİ BİR VESİKA İLE İSPATLANMALIDIR.
a. İcra Mahkemesi kararı
b. Borçlunun Gaiplik kararı
c. Borçlunun ölümü ve rett-i miras kararı
d. İflas belgesi
e. Mahkemede huzurunda düzenlenmiş alacaktan vazgeçme yazısı. (veya noterde düzenlenmesi gerekir.)
f. Aciz vesikası
g. Borçlunun adresinin tespit edilememesi nedeniyle icra dosyasının kalktığına dair icra memurluğu yazısı
h. Borçlunun mahkum olması ve mal varlığının bulunmaması i. Borçlunun yurtdışına kaçtığına dair resmi makam yazıları veya sığınma talepi yazıları
j. Borçlu hakkında verilmiş bulunan iflas kararı. * (İflas kararı alacağı şüpheli hale getirir, değersiz hale getirmez. Ancak mahkeme müflis in borcunu ödeyemeyeceğine “ACİZ VESİKASI” karar verirse alacak değersiz hale gelmiş olur.)
k. Alacaktan vazgeçildiğine dair konkordato anlaşması. (Alacağın tamamından vazgeçilmediğinde, vazgeçilen tutar kadar kısmı)


B) MUHASEBE KAYDI
____________________ 00 / 00 / 0000 ____________________
659 DİĞER OLAĞAN DIŞI GİDER VE ZARARLAR
121 ALACAK SENETLERİ
Senetli alacağın değersiz hale gelmesi
____________________ 00 / 00 / 0000 ____________________


Her ne kadar ACİZ VESİKASI borçlunun borcunu ödeyecek mal varlığının olmadığını gösterse de ileride borçlunun borcunu ödeme gücü olabileceği ve bu belge ile alacaklının alacağını alabileceği varsayılarak aciz vesikasına bağlanan alacakların, DEĞERSİZ ALACAK değil, ŞÜPHELİ ALACAK olarak takip edilmesi gerektiğine dairde görüşler mevcuttur.


ŞÜPHELİ ALACAK - Madde No 323 Kapsam :(2365 sayılı Kanunun 55'inci maddesiyle değişen madde) Ticari ve zirai kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmak şartıyla;
1. (2455 sayılı Kanunun 3'üncü maddesiyle değişen bent) Dava veya icra safhasında bulunan alacaklar;
2. Yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenilmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş bulunan
dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük alacaklar; şüpheli alacak sayılır.Yukarıda yazılı şüpheli alacaklar için değerleme gününün tasarruf değerine göre pasifte karşılık ayrılabilir. Bu karşılığın hangi alacaklara ait olduğu karşılık hesabında gösterilir. Teminatlı alacaklarda bu karşılık teminattan geri kalan miktara inhisar eder. şüpheli alacakların sonradan tahsil edilen miktarları tahsil edildikleri dönemde kar-zarar hesabına intikal ettirilir.
A) ŞARTLARI -1- ALACAK KAR SAĞLAMASI DÜŞÜNÜLEN BİR FAALİYET NETİCESİNDE ELDE EDİLMİŞ OLMALIDIR,
a) Hatır senetleri, gibi ticari bir faaliyet sonucunda oluşmamış alacaklar sayılmaz.
2- ALACAĞIN ŞÜPHELİ HALE GELDİĞİ YIL, TASARRUF DEĞERİ İLE KAYITLARA ALINMALIDIR. 3- ALACAKLI BİLANCO USÜLU DEFTER TUTUYOR OLMALIDIR.
4- ALACAK TEMİNATLI OLMAMALIDIR.
5- ALACAĞIN TAHSİLİ ŞÜPHELİ HALE GELMELİDİR.
a) Alacak dava veya icra safhasında bulunmalıdır,
b) Alacağın protesto veya yazı ile birden fazla kez istenmesine rağmen ödenmemiş olmalıdır.
6- ŞÜPHELİ ALACAK KARŞILIĞI AYIRMAK ZORUNLULUK DEĞİL İHTİYARİDİR.
B) MUHASEBE KAYITLARI
____________________ 00 / 00 / 0000 ____________________
128 ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAKLAR
121 ALACAK SENETLERİ
Alacak senedinin şüpheli hale gelmesi
____________________ 00 / 00 / 0000 ____________________
654- KARŞILIK GİDERLERİ HESABI
129 ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAKLAR KARŞILIĞI H
Şüpheli hale gelen alacağın karşılık ayrılması
____________________ 00 / 00 / 0000 ____________________
ŞÜPHELİ HALE GELEN ALACAĞIN KISMEN TAHSİL EDİLMESİ
____________________ 00 / 00 / 0000 ____________________
100 KASA
128 ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAKLAR
Şüpheli alacaktan kısmen tahsilat yapılması
____________________ 00 / 00 / 0000 ____________________
129 ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAKLAR KARŞILIĞI H.
644 KONUSU KALMAYAN KARŞILIKLAR
Şüpheli alacaktan kısmen tahsilât yapılması ile dönem karına aktarılan
____________________ 00 / 00 / 0000 ____________________
ŞÜPHELİ ALACAĞIN, DEĞERSİZ ALACAK HALİNE GELMESİ
____________________ 00 / 00 / 0000 ____________________
129 ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAKLAR KARŞILIĞI H.
128 ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAKLAR
Şüpheli alacağın tahsili imkânsız hale gelmesi
____________________ 00 / 00 / 0000 ____________________
VAZGEÇİLEN ALACAK-Madde No 324 -Kapsam :Konkordato veya sulh yolu ile alınmasından vazgeçilen alacaklar, borçlunun defterlerinde özel bir karşılık hesabına alınır. Bu hesabın muhteviyatı alacaktan vazgeçildiği yılın sonundan başlayarak üç yıl içinde zararla itfa edilmediği takdirde kar hesabına naklolunur.
A ) ŞARTLARI
1- ALACAKTAN VAZGEÇİLDİĞİŞ, KONKORDATO VEYA SULH ANLAŞMASI İLE İSPAT EDİLMELİ.
a. Konkordato yoluyla vazgeçilen alacağa ait sözleşme tescilli ticaret mahkemesi kararı bulunmalıdır.
b. Sulh yoluyla vazgeçilen alacaklarda, sözleşmenin notere onaylatılması gerekmektedir.
2- BORÇLU, VAZGEÇİLEN BORÇ TUTARINI PASİFTE BİR HESAPTA ÜÇ YIL TAKİP EDECEKTİR.
3- BORÇLUNUN BİLANCO USÜLÜ DEFTER TUTMASI GEREKMEKTEDİR.
a. Madde metninden açıkça anlaşılmasa da, borçlunun “vazgeçilen borcunu pasifte takip etmesi” gerektiği ibaresinden borçlunun bilanço usulü defter tutması gerektiği sonuca çıkmaktadır.
B) MUHASEBE KAYDI
____________________ 00 / 00 / 0000 ____________________
659 DİĞER GİDER VE ZARARLAR
121 ALACAK SENETLERİ
Vazgeçilen alacak kaydı
____________________ 00 / 00 / 0000 ____________________


VERGİ USUL KANUNUNA GÖRE DEĞERSİZ ALACAKLAR VE VAZGEÇİLEN ALACAKLAR

GİRİŞ-Firmaların ticari hayatlarında sık sık karşılaşabilecekleri bir durum ;kredili olarak sattıkları mal yada hizmet bedelini hasılat olarak kaydedip,vergi matrahlarına dahil etmek,daha sonra da hasılat yazılan tutarı ya zamanında tahsil edememek yada hiç tahsil edememek durumunda kalarak alacaklarının tahsilinin olanaksız hale gelmesidir.Bu durumda firmalar kredili olarak sattıkları mal yada hizmet bedellerini hasılat kaydedip vergi matrahlarına eklemekte bunun sonucunda da zarar ettikleri bir mal yada hizmet satışından vergi ödemeleri durumuyla karşı karşıya kalmaktadırlar.

Kanun koyucu tüm bunları göz önünde bulundurup,mükelleflerin bu tür faaliyetler sonucu tahsiline imkan kalmayan alacaklarını zarar olarak dikkate almak suretiyle,vergi matrahlarından düşülmesini belirli şartlara tabi tutarak kabul etmiştir.

1.DEĞERSİZ ALACAKLAR-Değersiz alacaklara ilişkin düzenlemelere Vergi Usul Kanunu’nun 322’nci maddesinde yer verilmiştir. Buna göre;“Kazai bir hükme veya kanaat verici bir vesikaya göre tahsiline artık imkan kalmayan alacaklar değersiz alacaklardır.
Değersiz alacaklar bu mahiyete girdikleri tarihte tasarruf değerlerini kaybederler ve mukayyet kıymetleri ile zarara geçirilerek yok edilirler.
İşletme hesabı esasına göre defter tutan mükelleflerin bu madde hükmüne giren değersiz alacakları, gider kaydedilmek suretiyle yok edilirler.

1.1. Bir Alacağın Değersiz Alacak Olduğu Gerekçesiyle Zarar Kaydedilebilmesi İçin Gereken Şartlar
Kanun maddesinde açıklandığı üzere
  • Kazai bir hükme
  • Veya kanaat getirici bir belgeye göre tahsilinin imkansız hale geldiği alacaklar,değersiz alacak olarak sayılırlar.
Bir alacağın değersiz alacak olarak kabul edilebilmesi için aşağıdaki şartları taşıması gerekmektedir.

  1. Alacağın Ticari Ve Zirai Kazancın Elde Edilmesi Veya İdame Ettirilmesi İle ilgili Olması, İş Ve İşletme İle İlgisinin Bulunması Gerekmektedir.
Alacağın Değersiz Alacak olarak değerlendirilip zarar yazılabilmesi için iş ile ilgisinin bulunması,ticari ve zirai kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmalıdır. Bunun yanında alacağın gerçek bir faaliyete dayanması gerekir.

Dolayısıyla işletmenin gerçek bir faaliyetine dayanmamış,ticari iş ve işletme ile ilgisi bulunmayan,işletmenin karını etkilememiş,işletme sahibinin şahsi nitelikteki alacaklarının değersiz hale gelmeleri durumunda bu nitelikteki alacakların gider kaydedilmesi mümkün değildir.Nitekim bu hususta Danıştay Dördüncü Dairesi’nin 25/11/1976 gün ve 1976/1927 Esas ve 1976/3085 sayılı kararı “Şüpheli alacak karşılığı ayrılarak gider yazılması kabul edilmeyen ticari mahiyette olmayan alacaklar için,değersiz alacak olarak gider yazılması da mümkün değildir” şeklindedir.

Yasal düzenleme gereği,tahsil edilemeyen ve tahsil edilmesi olanağının bulunmadığı konusunda yargı kararı veyahut ispatlayıcı belge bulunan alacağın,tahsil olanağının ortadan kalktığı tarihte ilgili sonuç hesabına intikal ettirilmesi gerekir. Çünkü V.U.K.’nun 322. maddesinde “….değersiz alacaklar bu mahiyette girdikleri tarihte….” zarar kaydedilmek suretiyle yok edileceği belirtilmektedir. Maddede yer alan “…yok edilirler.”ifadesinden anlaşılması gereken bir alacağın değersiz hale gelmesi, bu surette artık o alacağın tahsil imkanının kalmadığı konusunun kesinleşmesidir. Bu nedenle teminata bağlanan veya gizli teminatı bulunan bir alacağın karşılık konusu yapılması söz konusu olmayacağı gibi, bu alacağın değersiz olarak kabulü de mümkün değildir. 1

  1. Alacak İşletme Hesaplarına Kaydedilmiş Ve Hasılat Olarak Dikkate Alınmış Olmalıdır.
Değersiz alacaklar bilanço ve işletme hesabı esasına göre defter tutan ticari ve zirai kazanç sahiplerince gider olarak kaydedilebilirler. Vergi Usul Kanununun 323'üncü maddesine göre şüpheli alacaklara karşılık ayırabilmek için, bilanço esasına göre defter tutulması gerekirken, değersiz alacakları kanundaki belirlenmiş şartları taşımaları kaydıyla gider yazmak veya doğrudan zarara atabilmek için bilanço esasına göre defter tutmak şartı yoktur. İşletme esasına göre defter tutan mükellefler de bu imkandan yararlanabilir.

Ticari ve Zirai kazançlarda tahakkuk esası geçerli olduğundan,bedeli tahsil edilmeyip hasılat yazılan alacakların ,tahsilinin sonradan imkansız hale gelmesi durumunda alacağın belirli koşuların varlığında gider ve zarar yazılması mümkündür.Bedeli tahsil edilmeyen alacağın daha önceden hasılat olarak dikkate alınmış olması gerekir.Hasılat olarak dikkate alınmayan alacakların daha sonra değersiz alacak olarak gider ve zarar yazılması mümkün değildir.

  1. Alacağın Tahsili Kazai Bir Hükme Veya Kanaat Verici Bir Vesikaya Göre İmkansız Hale Gelmelidir.
Kazai bir hüküm;alacağın tahsil edilme imkanının tamamen ortadan kalktığını hükme bağlayan bir mahkeme kararıdır.
Bir alacağın değersiz sayılması için bu alacağın mutlaka senede bağlı olması gerekmemektedir.Önemli olan alacağın varlığının delillendirilmesi ve değersiz hale geldiğinin kanaat verici bir vesikaya dayandırılmasıdır.

213 Sayılı Vergi usul kanununda kanaat verici bir vesika konusunda yeterli bir açıklama mevcut bulunmamakla birlikte alacağın tahsil imkanının ortadan kalktığını ispat eden her türlü delil kanaat verici vesika olarak dikkate alınmalıdır. Yani burada mükellef bu durumu ispatlar durumda olmalıdır.

Bir alacağın değersiz alacak olarak sayılabilmesi için kanaat getirici vesikalara örnek olarak aşağıdaki belgeler verilebilir;
  • Borçlunun gaipliğine ilişkin mahkeme kararı,
  • Konkordato ilan edildiği durumda alacaklının borçluyu ibra ettiği tutar,
  • Alacağın olmadığını ifade eden mahkeme tutanakları,
  • Borçlunun herhangi bir malvarlığı bırakmadan ölümü ve mirasçıların da mirası red kararı,
  • Borçlunun memleketi terk ettiği ve haczi mümkün mal bulunmadığını gösteren belgeler,
  • Mahkeme huzurunda sulh suretiyle alacağın bir kısmından vazgeçilmesi,

1.2. Aciz Vesikalarının Durumu-Danıştay 3.Daire’nin 15.5.1996 tarih ve E.1995/354,K.1996/1175 sayılı kararında “aciz vesikasına bağlanan alacağın ilgili dönemde gider-zarar yazılabileceği” kabul edilmiştir. Ancak,aciz vesikasına bağlanan alacağın,borçlu mal edindiğinde tahsil edilebileceği gerekçesiyle değersiz alacak olarak kabul edilemeyeceğine ilişkin yargı organı kararları ve Maliye Bakanlığının verdiği özelgeler de vardır. Nitekim Hesap Uzmanları Kurulu Danışma Komisyonu da 169 nolu Kararı’nda,aciz vesikasına bağlanan alacakların değersiz alacak değil,şüpheli alacak sayılacağı yönünde görüş belirtmiştir.

1.3. Değersiz Alacağın Zarar Yazılacağı Dönem-213 Sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 322.maddesinde belirtildiği gibi değersiz alacaklar bu mahiyete girdikleri tarihte tasarruf değerlerini kaybederler ve mukayyet kıymetleri ile zarara geçirilerek yok edilirler. Şüpheli alacak karşılığından farklı olarak,işletme hesabı esasında defter tutan mükellefler de değersiz alacaklarını gider kaydetmek suretiyle zarar yazabilirler.

Değersiz hale gelen alacakların zarar yazılması alacağın amortisman niteliğindedir.Bu nedenle amortismanlara ilişkin genel hükümler değersiz alacakların zarar yazılması için de geçerlidir.Dolayısıyla alacakların değersiz alacak niteliğini aldıkları dönemde zarar yazılması gerekir.İlgili yılda zarara geçirilmeyen değersiz alacağın,sonraki yıllarda zarar yazılabilmesi mümkün değildir.Bunun için firma zararda olsa bile alacak değersiz alacak durumuna geldiği
zarar yazılmalıdır.Aksi takdirde sonraki yıllarda zarar yazılabilme imkanı ortadan kalkar. 2

1.4. Değersiz Alacaklarda Muhasebe Kaydı-Örnek: A şahsından olan 10.000.000.000 TL alacak,ilgili adına açılan davanın kaybedilmesi sonucunda değersiz alacak niteliği kazanmıştır. Bu durumda yapılacak muhasebe kaydı aşağıdaki şekilde olacaktır.

-------------------------------------- / -----------------------------------------------
689 Diğer Olağandışı Gider ve
Zararlar Hesabı 10.000.000.000

120 Alıcılar Hesabı 10.000.000.000
------------------------------------- / ------------------------------------------------

Dönem sonunda değersiz alacakla ilgili oluşan zarar, Dönem Karı veya Zararı Hesabına devredilip, kapanacaktır.

----------------------------------31/12/2003------------------------------------------
690 Dönem Karı veya Zararı Hesabı 10.000.000.000
689 Diğer Olağandışı Gider ve
Zararlar Hesabı 10.000.000.000
--------------------------------- / ----------------------------------------------

2. VAZGEÇİLEN ALACAKLAR-Vazgeçilen Alacaklara ilişkin düzenlemelere Vergi Usul Kanunun 324 üncü maddesinde yer verilmiştir. Buna göre;“Konkordato veya sulh yoluyla alınmasından vazgeçilen alacaklar,borçlunun defterlerinde özel bir karşılık hesabına alınır. Bu hesabın muhteviyatı alacaktan vazgeçildiği yılın sonundan başlayarak üç yıl içinde zararla itfa edilmediği takdirde kar hesabına naklolunur.”

Vazgeçilen alacaklarda da değersiz alacaklara ilişkin esaslar geçerlidir. Vazgeçilen alacak,alacaklı bakımından değersiz alacaktır. Borçlu bakımından ise bir avantajdır. Çünkü bu yolla borçlunun pasif kalemlerinde bir azalma olmuş,borçları azalmıştır.

2.1. Bir Alacağın Vazgeçilen Alacak Olarak Kabul Edilebilmesi İçin Gereken Şartlar-Kanun maddesinde de belirtildiği üzere; bir alacağın vazgeçilen alacak olarak kabul edilmesi için, alacaktan konkordato veya sulh yolu ile vazgeçilmelidir.

Vazgeçilen alacakları,değersiz alacaklardan ayıran en önemli nokta budur. Alacağın değersiz hale geldiğini kabul etmek için kazai bir hükme veya kanaat getirici bir belgeye ihtiyaç varken vazgeçilen alacaklar için Yasada,alacaklının rızasıyla alacağından vazgeçtiğini gösteren konkordato ve sulh yoluna yer verilmiştir.

Kanun koyucunun sulh yoluyla vazgeçilen alacak için herhangi bir belge aramaması, vazgeçilen alacağın gelir sayılmasından kaynaklanmaktadır. 3

Vazgeçilen alacaklarda; alacaklı alacağından vazgeçerek zarara uğramakta,borçlu ise bu borcundan kurtularak hasılat elde etmektedir. İşte bu noktada kanun koyucu borcundan kurtulup hasılat elde eden borçlu için bu hasılatı ilgili dönemde değil de,borçlunun defterinde özel bir karşılık hesabında üç yıl beklettikten sonra vergilendirmeyi öngörmüştür.

Maddede belirtildiği üzere vazgeçilen alacak borçlunun defterinde özel bir karşılık hesabına alınır ve üç yıl bekletilir. Alacaktan vazgeçildiği yıldan itibaren bu süre içinde zararla itfa edilmeyen karşılık, dönem kazancına eklenerek vergiye tabi tutulur. Ancak üç yıllık süre dolmadan işin terki, devir ve ölüm halinde karşılık hesabında bekleyen vazgeçilen alacaklar kara eklenir.

2.2.Vazgeçilen Alacaklarda Muhasebe Kaydı

Vazgeçilen Alacağın ilgili yılda muhasebe kaydı aşağıdaki gibi olacaktır.

----------------------------------- / -------------------------------------------
320 Satıcılar Hesabı XXXX
546 Vazgeçilen Alacaklar Hesabı XXXX
----------------------------------- / -------------------------------------------

İzleyen yıllarda yapılacak muhasebe kaydı

----------------------------------- / -------------------------------------------
546 Vazgeçilen Alacaklar Hesabı XXXX
690 Dönem Karı veya Zararı XXXX
----------------------------------- / -------------------------------------------
671 Önceki Dönem Gelir ve Karları XXXX
690 Dönem Karı veya Zararı XXXX
----------------------------------- / -------------------------------------------

SONUÇ

Yazımızda, Vergi Usul Kanununun 322. maddesinde düzenlenen değersiz alacaklar ile 324. maddesinde düzenlenen vazgeçilen alacakların tanımları yapılarak, öncelikle bir alacağın değersiz alacak olduğu gerekçesiyle zarar kaydedilebilmesi için gereken şartlar sıralanıp, aciz vesikalarının durumu değerlendirilmiş ve değersiz alacağın zarar yazılacağı döneme değinilmiştir. Vazgeçilen alacaklarla ilgili esaslara da değinilerek, değersiz ve vazgeçilen alacakların muhasebe kayıtları genel hatları ile açıklanmıştır.Mükellefler, değersiz ve vazgeçilen alacaklarda yukarıda belirtilen esaslara uymak ve kayıtlarını bu esaslara göre düzenlemek durumundadırlar.

10 senedir tahsil edilemeyen ve borçlunun adres ve akıbeti bilinmeyen alacaklar değersiz alacaklardır (Danıştay 4. Daire, Tarih: 23.03.1966, Esas No: 1962/3531, Karar No: 1966/ 1455)."



1 Erkan,Mehmet; “Vergi Hukukunda Değersiz ve Vazgeçilen Alacaklar”, Vergi Dünyası, S. 232, Aralık 2000
2 Yüksel,Volkan; “Değersiz Alacaklar ve Muhasebe İşlemleri”, Diyalog, S. 41, Ağustos 2003

3 Özyer, M. Ali; Vergi Usul Kanunu Uygulaması, HUD Yayınları, S.516, İstanbul 2001

Hiç yorum yok: