Türkiye’deki
ticari hayatı düzenleyen 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun yürürlüğe girmesi
ile Denetim çok farklı bir boyut kazanmıştır. İlk başta bahsetmiş olduğumuz
uygulamanın farkında olan idare bu gidişe bir dur demiştir. Tüm sermaye
şirketleri bağımsız denetime tabii tutulmuştur. Artık matbuu bir evrak olmaktan
çıkmış, yasal bir zemine oturtulmuştur. Fakat Türkiye’deki mevcut sermaye
şirketlerinin alt yapı yetersizliği ve bu işlemin maddi boyutunun yüksek olması
sebebiyle geri adım atılmış ve yasa maddeleri esnetilmiştir.
11 Nisan 2013 tarihinde
Resmi Gazetede yayınlanan 6455 sayılı Torba Kanun ile değişikliğe gidilmiştir.
Söz konusu değişikliğe ilişkin madde metni şu şekildedir;
“MADDE 80 – 6102 sayılı Kanunun 397 nci maddesine
aşağıdaki fıkralar eklenmiştir. “(5) Dördüncü fıkra kapsamı dışında kalan
anonim şirketler ile 4572 sayılı Kanun kapsamındaki kooperatifler ve bunların
bağımsız denetime tabi olmayan üst kuruluşları bu fıkra hükümlerine göre
denetlenir. Denetime ilişkin usul ve esaslar ile bu fıkra uyarınca denetim
yapacak denetçilerin niteliklerine, uyacakları etik ilkelere, görev ve
yetkilerine, seçilmelerine, görevden alınmalarına veya ayrılmalarına; denetimin
ve denetim raporlarının içeriğine ve raporun genel kurula sunulmasına ilişkin
hususlar Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca hazırlanan ve Bakanlar Kurulunca
çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir. Kanunun denetçinin sorumluluğuna ilişkin
hükümleri, bu fıkra uyarınca denetim yapacak denetçilere de kıyasen uygulanır.
(6) Beşinci fıkra kapsamında denetime tabi olduğu hâlde söz konusu denetimi
yaptırmayanların finansal tabloları ve yönetim kurulu yıllık faaliyet raporu
düzenlenmemiş hükmündedir.”
Söz konusu düzenleme Anayasa Mahkemesinde dava konusu yapılmış
ve iptali talep edilmiştir. Anayasa Mahkemesi 29 Ocak 2014 günü yapılan
görüşmede itirazı şu sonuca bağlanmıştır; “I- 80. maddesiyle, 13.1.2011 günlü,
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 397.maddesine eklenen (5) numaralı fıkranın
ikinci cümlesinin Anayasa’ya aykırı olmadığına ve iptal isteminin REDDİNE,”
şeklinde olmuştur. Bu karara göre 6455 sayılı kanunun 80.maddesi hükmü
yürürlüktedir. Fakat halen daha yasal bir düzenleme, hazırlanan bir yönetmelik
mevcut değildir.
Söz konusu
Anonim Şirketler 6102 sayılı TTK’nun )
“Toplantılar MADDE
409- (1) Genel kurullar
olağan ve olağanüstü toplanır. Olağan toplantı her faaliyet dönemi sonundan
itibaren üç ay içinde yapılır. Bu toplantılarda, organların seçimine, finansal
tablolara, yönetim kurulunun yıllık raporuna, kârın kullanım şekline,
dağıtılacak kâr ve kazanç paylarının oranlarının belirlenmesine, yönetim kurulu
üyelerinin ibraları ile faaliyet dönemini ilgilendiren ve gerekli görülen diğer
konulara ilişkin müzakere yapılır, karar alınır. (2) Gerektiği takdirde genel
kurul olağanüstü toplantıya çağrılır. (3) Aksine esas sözleşmede hüküm
bulunmadığı takdirde genel kurul, şirket merkezinin bulunduğu yerde toplanır.”
hükmü gereğince 2013 takvim yılına ait Olağan Genel Kurul Toplantısını 31 Mart
2014 tarihine kadar yapacaktır.
Genel kurul toplantılarında
yönetim kurulu tarafından ibraz edilecek faaliyet raporları ve mali tabloların
oylamaya sunulabilmesi için 6102 sayılı kanun ve 6455 sayılı kanun ile yapılan
düzenleme gereğince Denetim Raporu ile doğrulması gerekmektedir.
Söz konusu kanun
metni şu şekildedir;
MADDE 397- (1) (Değişik: 26/6/2012-6335/18 md.) Dördüncü fıkra uyarınca denetime
tabi olan anonim şirketlerin ve şirketler topluluğunun finansal tabloları
denetçi tarafından, Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumunca
yayımlanan uluslararası denetim standartlarıyla uyumlu Türkiye Denetim
Standartlarına göre denetlenir. Yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu içinde
yer alan finansal bilgilerin, denetlenen finansal tablolar ile tutarlı olup
olmadığı ve gerçeği yansıtıp yansıtmadığı da denetim kapsamı içindedir. (2)
(Değişik:
26/6/2012-6335/18 md.) Denetime tabi olanlar, hazırlanmış olan finansal tablolarının
denetimden geçip geçmediğini, denetimden geçmiş ise denetçi görüşünü ilgili
finansal tablonun başlığında açıkça belirtmek zorundadır. Bu hüküm, yönetim
kurulunun yıllık faaliyet raporu için de uygulanır. Denetime tabi olduğu hâlde,
denetlettirilmemiş finansal tablolar ile yönetim kurulunun yıllık faaliyet
raporu, düzenlenmemiş hükmündedir. (3) Şirketin ve topluluğun finansal
tabloları ile yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu, denetleme raporunun
sunulmasından sonra değiştirilmişse ve değişiklik denetleme raporlarını
etkileyebilecek nitelikteyse, finansal tablolar ile, birinci fıkra çerçevesinde
yönetim kurulunun yıllık faaliyet raporu yeniden denetlenir. Yeniden denetleme
ve bunun sonucu, raporda özel olarak açıklanır. Denetçi görüşünde de yeniden
denetlemeyi yansıtan uygun eklere yer verilir. (4)
(Ek:
26/6/2012-6335/18 md.)398 inci madde kapsamında
denetime tabi olacak şirketler Bakanlar Kurulunca belirlenir. (5) (Ek: 28/3/2013-6455/80 md.) Dördüncü fıkra kapsamı dışında
kalan anonim şirketler ile 4572 sayılı Kanun kapsamındaki kooperatifler ve
bunların bağımsız denetime tabi olmayan üst kuruluşları bu fıkra hükümlerine
göre denetlenir. Denetime ilişkin usul ve esaslar ile bu fıkra uyarınca denetim
yapacak denetçilerin niteliklerine, uyacakları etik ilkelere, görev ve
yetkilerine, seçilmelerine, görevden alınmalarına veya ayrılmalarına; denetimin
ve denetim raporlarının içeriğine ve raporun genel kurula sunulmasına ilişkin
hususlar Gümrük ve Ticaret Bakanlığınca hazırlanan ve Bakanlar Kurulunca
çıkarılacak yönetmelikle düzenlenir.
Kanunun
denetçinin sorumluluğuna ilişkin hükümleri, bu fıkra uyarınca denetim yapacak
denetçilere de kıyasen uygulanır. (6)
(Ek:
28/3/2013-6455/80 md.) Beşinci fıkra kapsamında denetime tabi olduğu hâlde söz konusu
denetimi yaptırmayanların finansal tabloları ve yönetim kurulu yıllık faaliyet
raporu düzenlenmemiş hükmündedir.
Sonuç olarak, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu
hükümlerine göre 31 Mart 2014 yılına kadar ircaa edilmesi gereken 2013 takvim
yılı olağan genel kurul toplantılarında Denetçi Raporu tanzimi ve diğer
evraklar üzerindeki etkisi söz konusudur. İçinde bulunduğumuz Martı ayı süresi
zarfında Gümrük ve Ticaret Bakanlığımızın konuya açıklık getirmesi
gerekmektedir. Aksi takdirde Anonim Şirketler tarafından yapılacak olağan genel
kurul toplantılarının 6102 sayılı yasaya aykırı olacağı aşikârdır. Bu
sebeplerden dolayı bir hataya mahal verilmemesi ve akıllardaki soru
işaretlerinin giderilmesi açışsından Gümrük ve Ticaret Bakanlığımızın
hazırlayacağı yönetmeliğin bir an evvel çıkarılması veya 2013 yılana ait
uygulama şeklinin belirtilmesi gerekmektedir.
SMMM Murat Sayar
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder