.

.

21 Mart 2014 Cuma

Teknokent

TÜRKİYE’DEKİ TEKNOKENT YA DA TEKNOPARK’TAKİ YAZILIM FİRMALARININ REKABET GÜÇLERİNİ GELİŞTİRMENİN BİLİMSEL VE TEKNOLOJİK MODELİ
 Prof. Dr. Atila BAĞRIAÇIK- YMM, Baş Denetçi

 A.     MEVCUT DURUM

Teknoloji Geliştirme Bölgesi(TGB)  yada bu kapsamdaTeknokent veya Teknopark; yeni veya ileri teknolojide mal ve hizmet üretmek isteyen girişimcilerin, araştırmacı ve akademisyenlerin sınaî ve ticari faaliyetlerini üniversitelerin yanında veya yakınında yürütebilmelerine ve bu üniversitelerden yararlanabilmelerine imkan vermek için kurulmuş akademik, sosyal ve kültürel organizasyonlardır (Kaynak: TC Bilim Teknoloji ve Sanayi Bakanlığı). Bu yazımızda TGB’lerdeki özellikle yazılım firmalarının mevcut durumu, sorunları ve çözüm yollarına ilişkin hipotez çalışmamızı sunuyoruz. Kuşkusuz bu hipotezin en sert koşullarda geçerliliği eleştirel uygulama sonuçları ile sınanıp, geri bildirim alınması gerekir.
2001 yılında 4691 sayılı yasayla kurulan Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde Temmuz 2012 tarihi itibariyle 45 adet Teknoloji Geliştirme Bölgesi kurulmuş olup (21.03.2014 tarihli Bakanlığın web sitesinde bu sayı 52’e yükselmiştir).

TC Bilim Teknoloji ve Sanayi Bakanlığı sitesindeki bazı sayısal veriler aşağıdadır:
Firma sayısı 2.037’ye,
İstihdam edilen personel sayısı 17.784’e (14.493 ArGe, 3.291 Destek Personeli)
Biten Proje Sayısı 9.461’e,  Üzerinde çalışılan proje sayısı 5.121’e 
İhracat 599 milyon A.B.D. Dolarına,
Yabancı/yabancı ortaklı firma sayısı 71’e, bu firmalarca yapılan yatırım tutarı 685.000.000 ABD  
     Dolarına,
Başvurusu yapılan/tasdik edilmiş patent sayısı 301’e ulaşmıştır.

Bölgelerde Faaliyette Bulunan Firmaların Sektörel Dağılımı;
• % 54 Yazılım ve Bilişim-  • % 9 Elektronik Sanayi     • % 6 Savunma Sanayi   
• % 4 Tasarım                   • % 3 Medikal Bio Medikal  • % 2 Biyoteknoloji   
• % 2 İleri Malzeme           • % 2 Telekomünikasyon    • % 3 Tıp   • % 2 Otomotiv  
• % 2 Kimya                     • % 2 Çevre                       • % 2 Enerji    
• %2 Makine                     • % 5de diğer sektörlerde ArGe çalışmalarında bulunmaktadır.


B.      TEKNOKENTLERİN AVANTAJLARI :          

 TEKNOKENTTEKİ FİRMALARA
 • Bölgede faaliyet gösteren gelir ve kurumlar vergisi mükelleflerinin, münhasıran bu Bölgedeki yazılım ve ArGe faaliyetlerinden elde ettikleri kazançları 31.12.2023 tarihine kadar gelir ve kurumlar vergisinden muaf tutulmaktadır.  Muafiyet ve istisnalardan yararlanılabilmesi için Vergi Dairesine yapılacak başvuru dosyasına yönetici şirketten alınan söz konusu vergi mükelleflerinin Bölgede yer aldığını ve mükelleflerin faaliyet alanlarını gösteren belge de eklenir, aksi takdirde istisna uygulanmaz.
 Yönetici şirket, ayrıca, Kanunun uygulanması ile ilgili olarak düzenlenen kâğıtlardan ve yapılan işlemlerden dolayı damga vergisi ve harçtan muaftır. Yönetici şirket, bu muafiyet ve istisnaların uygulanabilmesi için bağlı bulunduğu vergi dairesine başvuruda bulunur.

 • Bu süre içerisinde münhasıran bu bölgelerde ürettikleri ve sistem yönetimi, veri yönetimi, iş uygulamaları, sektörel, internet, mobil ve askeri komuta kontrol uygulama yazılımı şeklindeki teslim ve hizmetleri de katma değer vergisinden muaf tutulmaktadır.

 • Bölgede çalışan ArGe ve destek personelinin bu görevleri ile ilgili ücretleri 31.12.2023 tarihine kadar her türlü vergiden muaf tutulmaktadır. Ancak muafiyet kapsamındaki destek personeli sayısı ArGe personeli sayısının yüzde onunu aşmamalıdır.

 • 12 Mart 2014 tarihinde yayınlanan yeni TGB Yönetmeliği ile de Bölge dışında geçirilen sürelerin bir kısmının belirli izinlerle istisna kapsamına alınması sağlanmıştır. Bu kapsamda bölge dışında geçirdiği sürelere ait ücretleri; firmanın Ar-Ge personeli için % 25,üniversite bünyesinde kadrolu olan öğretim elemanları için % 50 oranında gelir vergisi kapsamı dışında tutulacaktır. 

 • Bu süre içerisinde münhasıran bu bölgelerde ürettikleri ve sistem yönetimi, veri yönetimi, iş uygulamaları, sektörel, internet, mobil ve askeri komuta kontrol uygulama yazılımı şeklindeki teslim ve hizmetleri de katma değer vergisinden muaf tutulmaktadır.

5746 Sayılı kanun kapsamında firmalara sağlanan muafiyetler: 4691 Sayılı Teknoloji Geliştirme Bölgeleri Kanunu ile 5746 Sayılı Araştırma Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanunda birçok uygulama benzerlik göstermekle beraber, firmaların her iki kanunun kapsamına girmesi durumunda uygulamada ne yapacaklarına ilişkin hususlar net değildi ve firmalar Teknoloji Geliştirme Bölgesinde yer alıyorsa 5746sy.kanundan faydalanamıyorlardı Düzenleme ile firmalara seçim hakkı verilmiş olup,5520 sy Kanun, 193 sy Kanun ve 5746 sy Kanunda yer alan vergisel teşviklerden yararlanmak isteyenler, bu durumu Maliye Bakanlığına ve Bölge yönetici şirketine eş zamanlı olarak bildirimle yapabilme imkânı sağlanmıştır. Teknoloji Geliştirme Bölgelerinde bulunan personelin sigorta primi işveren hissesinin %50’si 5746 sayılı Kanun kapsamında desteklenmektedir. 5746 Sayılı Araştırma Ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun Ve Kanunun Uygulanması kapsamında bölgede yer alan işletmelerde çalışan ArGe ve Destek personeli ile 4691 sayılı teknoloji geliştirme bölgeleri kanunu uyarınca ücretine gelir vergisi istisnası uygulanan personelin ücretleri üzerinden hesaplanan sigorta primi işveren hissesinin %50 si maliye bakanlığı bütçesine karşılanan ödenekten karşılanır.

Destek personelinin tam zaman eşdeğer sayısı toplam tam zamanlı ArGe personelinin yüzde onunu geçemez.

3 Nisan 2007 tarih ve 26482 sy Resmi Gazetede yayımlanan maliye bakanlığı kurumlar vergisi genel tebliği (Seri No:1) TGB ‘lerde yazılım ve ArGe faaliyetlerinde bulunan şirketlerin bu faaliyetleri sonucu buldukları ürünleri kendilerinin seri üretime tabii tutarak pazarlamaları halinde, bu ürünlerin pazarlanmasından elde edilen kazançların lisans, patent gibi gayri maddi haklara isabet eden kısmı transfer fiyatlandırması esaslarına göre ayrıştırılmak suretiyle istisnadan yaralandırılabilecektir. İstisnadan yaralanan ArGe projelerine ilişkin olarak TÜBİTAK ve benzeri kurumlar tarafından ilgili mevzuatçerçevesinde hibe şeklinde sağlanan destek tutarları ile diğer kurumların bu mahiyetteki her türlü bağış ve yardımları kurum kazancına dahil edilecek ve istisnadan yararlandırılacaktır.
Yönetici şirketlerin ilgili mevzuat uyarınca anonim şirket olarak kurulması zorunlu olduğundan, bu şirketlerden yapılan kiralamalarda ödenen kira bedelleri üzerinden vergi kesintisi yapılmayacaktır.
 Bölgede yer alan firmalar, Bölgede başlatıp sonuçlandırdıkları ArGe projeleri sonucu elde ettikleri teknolojik ürünün üretilmesi için gerekli yatırımı, yönetici şirketin uygun bulması ve Bakanlığın izin vermesi şartıyla Bölge içerisinde yapabilirler. Söz konusu yatırıma konu olan teknolojik ürünün üretim izin belgeleri, ilgili kurum ve kuruluş tarafından Bakanlık görüşü alınarak, öncelikle verilir. Bu yatırımlara ilişkin faaliyetler, 4/1/1961 tarihli ve 213 sayılı Vergi Usul Kanunu gereğince tutulması zorunlu defterlerde, yatırım yapan işletmelerin Bölgede yürüttükleri ArGe faaliyetlerinden ayrı olarak izlenir. Bu yatırımlar nedeniyle Bölgede çalışan personel ve bu yatırımlarından elde edilecek kazançlar. Bölge dışında faaliyet gösteren işletmelerin ve bunların personelinin tabi olduğu esaslara göre vergilendirilir.

Öğretim Üyelerine sağlanan avantajlar: Bölgelerde görevlendirilen öğretim üyelerinin Bölgede elde edecekleri gelirler üniversite döner sermaye kapsamı dışında tutulmaktadır.Öğretim elemanları Üniversite Yönetim Kurulu izni ile yaptıkları araştırmalarının sonuçlarını ticarileştirmek amacı ile bu Bölgelerde şirket kurabilmekte, kurulu bir şirkete ortak olabilmekte ve/veya bu şirketlerin yönetiminde görev alabilmektedirler



C. TEKNOKENTLERİN SORUNLARI-12 Mart 2014 tarihinde yayımlanan TGB yönetmeliğinde bize göre sınırlı ölçüde iyileştirmeler sağlanmasına karşın, aşağıdaki sorunlar devam etmektedir:
  Teknokent mevzuatına göre firmalara hibe desteği değil, vergisel ve mali teşvikler sağlanmaktadır. Erciyes Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi Genel Müdürü Sayın Ahmet Başalp’ın tanımladığı kritik sorunlar aşağıdadır:
  Teknoparklara kuluçka merkezinde yer alan firmalar için de herhangi bir destek verilmemektedir.
  Yani çok iyi bir fikre sahip olan fakat bunu gerçekleştirecek parası olmayan girişimciler için hiçbir destek mekanizması düşünülmemiştir.
  Bu konuda KOSGEB’in TEKMER (Teknoloji Geliştirme Merkezi) bünyesinde ArGe çalışmaları yürüten firmalara destekleri bulunmaktadır ancak KOSGEB ve Teknoparkların birlikte eşgüdüm içersinde çalışmalarını sağlayacak bir yapı düşünülmemiştir.
 Teknoparkların karşısında duran diğer bir sorun ise ArGe çalışması yapan firmaların seri üretime geçtiklerinde karşılarına çıkan engellerdir. Çünkü yasa gereği teknopark alanı içerisinde yapılan çalışmalar sadece geliştirme aşamasında iken vergiden muaftırlar, yani prototip üretildikten ve proje başarı ile sonlandırıldıktan sonra destekler sona ermektedir. Bu durum sadece yazılım ürünleri için geçerli değildir. Teknoparklara en yoğun ilgiyi gösteren firmaların yazılım firmaları olmasının açıklaması budur. Teknopark mekanizmasının daha iyi işleyebilmesi için hiç şüphesiz ki seri üretim hususunda da birtakım kolaylıkların getirilmesi gereklidir (KAYNAK: Ahmet Başalp, Erciyes Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi).
Yeni yönetmelik değişikliği ile de Teknokentlerin teknoloji üretme sorumluluğu arttırılmıştır. Teknoloji Geliştirme Bölgelerinin sorumlulukları arasında Ar-Ge yapmaya ve yaptırmaya yönelik faaliyetlere ve yeni girişimcilere daha yoğun vurgu yapılmaktadır. 
Bu kapsamda Teknoloji Transfer Ofisleri, Kuluçka Merkezleri ve Teknoloji İş Birliği Programlarının etkinliği i ve bu programların çıktılarının ticarileşmesini sağlamak amacıyla yönetmeliğe yeni maddeler eklenmiştir. Bu maddelerde belirlenen sürelerde yönetici şirketlerin mutlaka TTO ve Kuluçka Merkezi kurmaları gerekmektedir. Bölge faaliyete geçtikten sonra; üç yıl içerisinde Teknoloji Transfer Ofisinin, Bölge içerisinde KOSGEB tarafından işletilen teknoloji geliştirme merkezi yok ise en geç bir yıl içerisinde kuluçka merkezinin kurulması gerekmektedir

D.     SORUNLARA ÇÖZÜM MODELİ-19.06.2012 tarihli Resmi Gazete de yayınlanan Yatırım Teşvik ile ilgili Bakanlar Kurulu Kararının 17. Maddesine göre öncelikli yatırım konuları arasında ArGe projeleri de tanımlanarak 5.Bölge Desteklerinden yararlanılacağı belirtilmiştir. 13 Ekim 2012 tarihindeki değişiklik ile de ismen TÜBİTAK ve KOSGEB ArGe Projelerinin bu destekten yararlanacağı ifade edilmiştir. Bu imkânla birlikte 5 alandaki (TÜBİTAKKOSGEBEUREKAEUROSTARS VE YATIRIM TEŞVİK SİSTEMİ) teşvikleri bir bütün halinde değerlendirildiğinde Teknokentteki firmaların büyük ölçüde sorunlarının çözülebileceği tarafımızca öngörülmektedir. Bu konudaki adımları aşağıdaki gibi sırayabiliriz:

D.1. TÜBİTAK, KOSGEB, EUREKA VE EUROSTARS PROJELERİ UYGULAMASI-TÜBİTAK’ın 1507 KOBİ ArGe Başlangıç Destek Programı, 1501Sanayi ArGe Projeleri Destekleme Programı ve EUREKA ve EUROSTARS’ın desteklendiği 1509Uluslararası Sanayi ArGe Projeleri Destekleme Programına Teknokentteki Limited ve Anonim Şirketler, bireysel ya da da ortaklı ArGe projeleri sunmalıdır. Bu destek programları ile % 40-75 arası hibe fonu sağlanmakta, ayrıca stopaj desteği, SGK işveren desteği ve % 100 Ar-Ge indirimi mali teşviklerden de yararlanmak söz konusudur. Sermaye şirketi olmayan şahıs ve Kollektif şirketler ise geri ödemesiz ve ödemeli 500.000 TL üst limitli, % 75 destek oranlı KOSGEB Ar-Ge  ve inovasyon  programına başvurabilirler (elbette sermaye şirketleri de bu programa başvurabilir).
EUREKA ve EUROSTARS Programları hakkında kısa bir bilgi verirsek:EUREKA, pazar odaklı, kısa sürede ticarileşebilecek ürün ve süreçlerin geliştirilmesine yönelik, ağırlığını AB ülkelerinin oluşturduğu 40 ülkeden en az iki ortaklı projelerin desteklendiği uluslararası ArGe destek programıdır. Programda uluslararası işbirlikleri oluşturulurken, projeler ulusal kaynaklarla desteklenmektedir. Bu kapsamda Türkiye’de EUREKA Programının yürütülmesinden TÜBİTAK sorumludur. TÜBİTAK, EUREKA programına sunulan projeleri TEYDEB 1509 programıyla desteklemektedir. EUREKA projelerine katılan büyük ölçekli firmaların projelerine %60 oranında, KOBİ’lere ise %75 oranında hibe destek sağlanmaktadır. Temmuz 2012Haziran 2013 tarihleri arasındaki EUREKA Dönem Başkanlığını Türkiye Üstlenmiştir.


EUROSTARS Programı; Avrupa Komisyonu ve EUROSTARS üye ülkelerin Avrupa’daki KOBİ’lerin rekabetçiliğinin arttırılması için başlattıkları KOBİ’lere özel, hızlı ve etkin bir destek programıdır. EUROSTARS herhangi bir teknoloji alanı ve sektör ayrımı yapmaksızın ArGe odaklı faaliyetler yürüten KOBİ’lerin projelerinin desteklenmesini amaçlamaktadır. Avrupa Birliği KOBİ tanımına uygun işletmeler ana ortak (proje koordinatörü) olarak EUROSTARS projesi başlatabilirler. Fakat bu tanıma uygun olmayan işletmeler ve büyük firmalar, gerekirse üniversite veya araştırma kuruluşlarını da yanlarına alarak EUROSTARS projelerinde ortak olarak yer alabilmektedir. EUROSTARS projeleri TÜBİTAK’ın “Uluslararası Sanayi ArGe Projeleri Destekleme Programı” kapsamında desteklenmektedir. EUROSTARS projelerine katılan büyük ölçekli firmaların projelerine %60 oranında, KOBİ’lere ise %75 oranında hibe destek sağlanmaktadır. EUROSTARS Programı proje başvurularına sürekli açık değildir. Genellikle yılda 2 kere çağrı açılmakta ve son başvuru tarihinden önce projelerin EUROSTARS ofisine internet üzerinden sunulması gerekmektedir (Kaynak: TÜBİTAK)

Teknoketlerdeki ArGe projelerine örnekler vermek istersek:Bir yazılım programı veya sistemi geliştirmek için gerekli olan teknolojinin geliştirilmesi ve uygulanması kapsamında, örneğin Baz istasyonlarında takip yazılımın geliştirilmesine yönelik bir ArGe projesi kapsamında projenin gerçekleştirilmesi için gerekli olan yazılım geliştirme (compiler) lisansları, server, mobil uygulamalar için akıllı telefonlar gibi ekipman ile personel desteği için TÜBİTAK’a başvurulması.

Bio Medikal’den bir pilot tesis ArGe projesi örneği: Peloid Çamurdan sivilcelerin giderilmesine yönelik ürünün elde edilmesi için, pilot ölçekte kurutma fırını, UV Dezenfektasyon, mixer, formulasyon çalışmalarında kullanılacak laboratuar ekipmanları (İletkenlik ölçer, ultrasonik su banyosu, hassas terazi) bu kapsamda desteklerden yararlanılır.

 Sözkonusu projelerin TÜBİTAK’a verilerek onaylanması halinde Teknokent avantajlarına ilave olarak;ArGe projesinin gerçekleşmesi için proje bütçesinin %25’ine kadar daha sonra mahsup edilmek üzere ön ödeme alınır. Proje gerçekleşmesi ile birlikte KOBİ’lerde %75’e kadar, diğer projelerde %4060 arası hibe alınır.Gelir ve Kurumlar Vergisi istisnası ArGe projelerine uygulanırken, onaylanan TÜBİTAK proje ArGe giderleri Teknokent firmasının geçici ve yıllık tüm vergi matrahına uygulanır. Bir ayrım söz konusu değildir. Ar-Ge projenin tamamlandığına dair yazının TÜBİTAK’tan ya da KOSGEB’den alınarak 1 yıl içinde KOSGEB Endüstriyel Uygulama ve aynı zamanda YATIRIM TEŞVİKİNE başvurulması prosedürü başlamaktadır.

D. 2. TEKNOKENT’DEKİ FİRMA KOBİ İSE KOSGEB ENDÜSTRİYEL UYGULAMA PROGRAMINA GEÇİLMESİ UYGULAMASI

Firmanız KOBİ ise, TÜBİTAK arge projesi çıktısının üretimi için gerekli olan standart ve ArGe unsuru taşımayıp ancak ticarileştirilmesini sağlayan alet/teçhizat ve yazılımlar gibi sabit kıymetlerin temini için, KOSGEB’in Endüstriyel Uygulama programına başvurulur. Yukarıdaki örneğimizle bağlantılı olarak;Baz İstasyonu Projesinin ticarileşmesi için KOSGEB’den Data Center ile ihtiyaç olan müşteriler sunumun sağlanması için, gerekli olan Server, Güç Kaynağı, Lan Switch, Yedekleme üniteleri ve bu Data Center işletilmesi için monitoring, firewall yazılımların desteklenmesinin talep edilmesi.Peloid çamurun ticarileşmesi için gerekli olan paketleme ve ambalajlama makineleri ile ambalaj malzemelerinin talep edilmesi.KOBİ’lerin bir defaya mahsus olmak üzere maksimum 18 ay süre ile yararlanacağı destekler aşağıdadır:
 %75 hibeli makine, teçhizat ve yazılımda maksimum 150.000 TL.’lik hibe (fatura değeri 300.000 TL veya 200.000 TL nin %75 i 150.000 TL)
%75 hibeli net ücretin %75 oranı ile 100.000 TL lik personel hibesi
%75 destek oranlı 200.000 TL lik 2 yılı ödemesiz faizsiz makina, teçhizat yazılım alımında, geri ödemeli kredi.





D.3. TÜBİTAK YADA KOSGEB AR-GE PROJESİNİN TAMAMLANMA YAZISI İLE EKONOMİ
       BAKANLIĞINA BAŞVURARAK TEKNOKENT FİRMASI İÇİN 5. BÖLGE DESTEKLERİNİN
       SAĞLANMASI
TÜBİTAK yada KOSGEB ArGe projesi çıktısının seri üretimi için, Firmanın
TEKNOKENT’de yapacağı yeni fabrika inşası ile yerli ve ithal makine ve teçhizatlar, programlar, donanımlar vs gibi yatırımlar için örneğin Ankara ve İstanbul’da en az 1 milyon TL bütçeli, uzatma dahil maksimum 3 yıl vadeli yatırım teşvik belgesi ile Teknokentlerde seri üretime geçilmesi halinde dahi aşağıdaki vergi ve mali avantajlardan yararlanabilmektedir:

1. Teknokent’de sabit yatırım tutarı en az 1 milyon TL oluyor. Sabit yatırım tutarı: Araziarsa, bina,inşaat,makine ve teçhizat ile diğer yatırım harcaması kalemlerinin toplamıdır.Teknokentlerin bünyesinde seri üretime geçmek için üretim yeri ve imkânları bulunmaktadır,  yeni yönetmelik değişikliği ile Teknokent mevzuat ı da buna müsaittir, sadece harekete geçmek lazım. Teknokentte sağlanan seri üretim kazançları kurumlar vergisinden muaf olmadığı için, 5.bölge destekleri ile bu sorun çözülmektedir. Mevcut haliyle seri üretim kazancının vergiye tabi olmasından dolayı kanımca Teknokentlerin özellikle de yazılım dışındaki faaliyetler için cazibesi azalarak, atıl kapasite ile çalışmaktadır.

 2. Gümrük vergisi muafiyeti: Üçüncü ülkelerden makine ithalatlarında muafiyet söz konusu olup, normal Teknokent mevzuatında bu tür bir destek bulunmamaktadır.

 3. KDV istisnası: Yatırım teşvik belgesi olmayınca Teknokentteki bir firma bu tür alımları için KDV ödemektedir.

4. Faiz desteği: Bankalardan kullanılacak en az bir yıl vadeli yatırım kredilerinin teşvik belgesinde kayıtlı sabit yatırım tutarının yüzde yetmişine kadar olan kısmı için ödenecek faizin, Türk Lirası cinsi kredilerde beş puanı, döviz kredileri ve dövize endeksli kredilerde iki puanı Ekonomi Bakanlığınca toplam tutarı yedi yüzbin Türk Lirasını geçmemek üzere karşılanır.

5. Sigorta primi işveren hissesi desteği: Yatırımın tamamlanmasını müteakip, yatırıma başlama tarihinden önceki son altı aylık dönemde (mevsimsel özellik taşıyan yatırımlarda bir önceki yıla ait mevsimsel istihdam ortalamaları dikkate alınır) Sosyal Güvenlik Kurumuna verilen aylık prim ve hizmet belgesinde bildirilen ortalama işçi sayısına teşvik belgesi kapsamında gerçekleşen yatırımla ilave edilen, istihdam için ödenmesi gereken sigorta primi işveren hissesinin asgari ücrete tekabül eden kısmı Bakanlık bütçesinden 67 yıl süre ile toplam sigorta desteğinin sabit yatırım tutarına oranı % 35’e ulaşıncaya kadar karşılanır.

6. Yatırım yeri tahsisi: Desteklerden yararlanacak yatırımlar için, 29/6/2001tarih/4706 sy  Kanunun ek 3.md çerçevesinde Maliye Bakanlığınca belirlenen usul ve esaslara göre yatırım yeri tahsis edilebilir. Teknokentlerde ise bol miktarda seri üretim için yatırım yeri vardır ve 4691 sayılı Teknokent yasası ile de bu mümkündür.

7. Vergi indirimi: Gerçekleştirilecek yatırımlarda, 5520 sayılı Kanunun 32/A maddesi çerçevesinde gelir veya kurumlar vergisi, %30 yatırıma katkı tutarına ulaşıncaya kadar %70 indirimli olarak uygulanır.
Konunun anlaşılması için aşağıda İstanbul ili için bir örnek yer almaktadır.
 İl: İstanbul
Yatırım Tutarı: 1.000.000TL
Yatırıma Başlama/Yatırımı Bitirme Tarihi: 01.10.2013 /30.09.2015
Yatırıma Katkı Oranı: %30
Kurumlar vergisi indirim oranı: %70
2014 yılındaki kurum kazancı: 100.000 TL
Hesaplamalar:Yatırıma Katkı Tutarı: 300.000 (1.000.000X0,30) TL
2014 yılı için Hesaplanan Kurumlar Vergisi:100.000×0.20=20.000 TL
Hesaplanan indirimli Kurumlar Vergisi:100.000X0.20X0.30=6.000 TL
Tahsilinden Vazgeçilen Kurumlar Vergisi: 20.000- 6.000 =14.000 TL
Bu durumda indirimli oran nedeniyle tahsilinden vazgeçilen yukarıdaki 14.000 TL’lik vergi, 300.000 TL’ye ulaşıncaya kadar firma indirimli kurumlar vergisinden yararlanır. Not: Görüldüğü gibi yatırım teşvikinde örneğin 1. Bölge desteği  sadece KDV istisnası ve 3. Ülkelerden makine ve teçhizat ithalatında gümrük vergisi muafiyeti sağlarken yani yatırım teşvik proje maliyetinin %20 si kadar teşvik sağlarken, yukarıdaki 5. Bölge destekleri ile bizim hesaplamalarımıza göre bu oran %50’nin üzerine çıkabilmektedir.

D.4. PATENT YA DA FAYDALI MODEL UYGULAMASI İLE GETİRİLEN VERGİ İSTİSNALARI
06.02.2014 tarihinde TBMM kabul edilen Torba Yasası kapsamında Ar-Ge ve yenilik projeleri sonucunda oluşan çıktılara patent ya da faydalı model alınması sonucunda elde edilen satış gelirlerine kurumlar vergisi ve KDV istisnası getirilmesi ile bizce Türkiye Ekonomisi için yenilikçi ürünlerin yeterince ticarileşmesini engelleyen yapısal sorununa mikro ve makro ağırlıklı önemli bir çözüm getirilmiştir.

İSTİSNALARIN ÖZÜ
 KURUMLAR VERGİSİ İSTİSNASI -6 Şubat 2014 tarihinde TBMM Genel Kurulunda kabul edilen 6518 sayılı Kanun’un 32 ve 82. maddeleri çerçevesinde 13/6/2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanununun 5/A maddesinden sonra gelmek üzere bir  madde eklenerek Türkiye’ de gerçekleştirilen araştırma ve yenilik faaliyetleriyle yazılım faaliyetleri sonucunda ortaya çıkan çıktılara ilişkin patent ya da faydalı model alınmasından sonra 01.01.2015 yılından itibaren seri üretime geçilmesi elde edilecek gelirler,  koruma süresi olan 10 yıl boyunca % 50 kurumlar vergisi istisnası yararlanacaklardır.
KATMA DEĞER VERGİSİ İSTİSNASI-Türkiye’ de gerçekleştirilen Araştırma – Geliştirme ve Yenilik faaliyetleriyle yazılım faaliyetleri sonucunda ortaya çıkan çıktıların satışı halinde ihracat faturası gibi KDV’siz  fatura düzenlenecek olup, bize göre söz konusu imal edilen mamul ile ilgili olarak 2015 Ocak başından  itibaren iade talebinde bulunabilinecektir. Bu yolla söz konusu satış gelirlerine tanınan KDV istisnası yanında  % 50 Kurumlar vergisi istisnası getirilmesi, mal alan ve satan firmalar için büyük bir avantajdır.

 AR-GE MERKEZİ ÇALIŞAN SAYISINDA İNDİRİM-Söz konusu patent ya da faydalı model teşvikleri ile yeni ya da önemli derecede iyileştirilmiş ürünlerin üretimi artacağından, genişleyen üretim için de mühendis ve teknisyenlere gereksinim artacağından sayılarında artış olacak, bu da torba yasayla çalışan sayısı 50’den 30’a indirilen Ar-Ge merkezlerinin artışına yol açacaktır.Bilindiği üzere 5746 sayılı Ar-Ge Teşvik yasasına göre şimdiye kadar Ar-Ge merkezlerinde mühendis ve teknisyenden oluşan minimum 50 tam zamanlı personel istihdamı ile bu merkezlere harcama ve giderlere ilişkin % 100 Ar-Ge indirimi, personele %80, doktoralıya  %90 gelir vergisi stopaj desteği ile 5 yıl süre ile SGK işveren hissesinin yarısının alınmaması desteği ve damga vergisi istisnası uygulanmaktadır.  30 personele indirmek suretiyle özellikle orta ölçekli KOBİ’lerin de bu teşviklerden yararlanması olanağı doğmuş oldu.

D.5 TEKNOKENT FİRMALARININ AB H2020 ARAŞTIRMA VE YENİLİK ÇERÇEVE PROGRAMINA KATILMASI-Avrupa Birliği Komisyonunun 1 Ocak 2014 tarihinde başlatıp 2020 sonuna kadar sürecek HORIZON 2020 araştırma ve yenilik programları ile Türk firmalarının Avrupalı KOBİ ve büyük ölçekli firmalarla birlikte oluşturulacakları konsorsiyumlarda hem teknoloji transferi yapma imkânına kavuşmakta hem de Ar-Ge harcamasının araştırma ve yenilik projelerine yönelik olması durumunda hibe oranı işletme giderleri ile beraber % 125 olmaktadır. Yapılan ortak faaliyet sadece yenilik faaliyeti ise bu oran işletme giderleri ile beraber % 87.5’a kadar ulaşabilmektedir. Ayrıca ortak projenin kabulü halinde sözleşmenin imzalanması sonrası öngörülen proje maliyetinin % 70’nin teminat mektubu istenmeden peşin olarak firmalara  verilebilmektedir.

 E.SONUÇ-Bize göre Ar-Ge ve Yenilik çalışmalarımıza sistematik yaklaşılmalı, başka bir deyişle nihai hedefe ulaştıracak hibe ve teşvikleri bir bütün halinde, birbirleriyle bütünleşik olarak ortak hedefe yöneltmeliyiz. Bu bağlamda Teknoloji Geliştirme Bölgesinde yer alan bir firma yalnızca bu enstrümanın getirdiği avantajlarla yetinirse, yukarıda da anlatıldığı üzere gelir ve kurumlar vergisi, KDV istisna ve muafiyetlerde 12 Mart 2014 tarihinde getirilen Yönetmelik iyileşmelerine rağmen problemler yaşaması kaçınılmazdır. Tanımlanan bu problemlerin bilimsel yöntemlere göre çözülmesi için TGB avantajlarının yukarıda açıklanan hibe ve teşvik alt sistemleri ile bütünleşmesi gerektiği kanısındayız.


Hiç yorum yok: