.

.

8 Aralık 2014 Pazartesi

Yumurta tavukçuluğu muhasebesi.

Yumurta tavukçuluğu muhasebesi gerçekten çok hassas bir konudur.
1-Almış olduğunuz hazır yemleri veya yem hammaddelerini 150 de takip edeceksiniz.
2-Eğer Civciv alıp onu büyütüyorsanız civcivleri yapılmakta olan yatırımlar yani 258 de takip edeceksinz. Bu civcivlere yem ilaç ve katkı maddeleri yedirerek 140 gün sonra yarka haline gelecek ve burdaki rakamı 256 diğer demirbaşlar hesabına alacaksınız.
3-demirbaş hesabına aldığınız yumurtlayan tavuklar için amortisman ayırabilirsiniz ve oranı %50 dir.
4- işletmenizde bulunan tavuk sayısı kadar yumurta randımanı hesaplayacaksınız.Bu da sizin mamülünüz olacak. Bu oran ilk yumurtlamaya başlasığı zaman %60 dan Başlar ve %95 kadar çıkar.
5-Tavuklar verimden düşüp çıkma tavuk haline gelince yani artık yumurtlamaz duruma gelince kesimhanelere verilir.Kesimhanelere satılırken bizdeki kayıtlı değeri ile (256 daki) satışı arasında fark kar veya zarar olarak kaydedilir.Yani Aynı Araç Satışı gibi.



almış olduğunuz yarka zaten yumurtlamaya yeni başlamış tavuğa verilen isimdir.
bu yarkaların alış kaydını 
256-------------------57000,00
191-------------------4560,00
102----------------------------------61560 olarak kayıt edeceksiniz , 256 bulunan tavuğun değeri 57000,00 tl dir bunu eğer satarsanız amortisman ayırmadıysanız kaç liradan satılıyorsa (şu anda çıkma tavuk bedeli 0,650 tl dir) 0,650*9500=6175,00 tl.
57000-6175,00=50825,00 zarar vardır.eğer amortisman ayırdın ve 2 sene sonra oran %50 dir tavuğun değeri sıfır olur ve sattığın zaman o kadar kar elde etmiş olursun.

bir tavuk ortalama günde 110-115 gr yem tüketir bu yem bedelini ve diğer giderleri elektirk işci ilaç ve katkı ları da dahil ederek mamüller hesabında yumurta oluşur. bunuda mamül olarak satarsın 153 e almana gerek yok.152 de takip edeceksin



I- GENEL OLARAK CANLI VARLIKLAR
Canlı varlıkların (bitki, kümes hayvanları vs.) muhasebeleştirilmesinde öteden beri bir karmaşa bunun sonuçunda bir kaos yaşanmaktadır. 1998 yılında Yaklaşım dergisinde “Kanatlı “Tavuk” Üretimi ve Muhasebesi” adlı bir makale yazmıştık. Yıl sonunda ise canlı varlıklara amortisman ayırmıştım. O dönem yer yerinden oynamıştı. Canlı hayvanlara amortisman mı ayrılır diye. Oysa maliye bakanlığının 55 Sıra No.lu VUK Genel Tebliği’nde canlı hayvanlara % 25 nispetinde amortisman ayrılması öngörülmekteydi.
Canlı hayvanların muhasebeleştirilmesinde genellikle tarihi maliyetler ön plana çıkartılmak suretiyle yapılmaktadır. Oysa bu durum canlı varlıkların maliyetlerinin hesaplanmasında yetersiz kalmakta. Canlı varlıklar, duran varlıklar ya da sabit varlıklar gibi aldığın zamanla birkaç yıl kullandığı sürede hep aynı kalmaktadır. Her ne kadar fiziksel ve teknolojik acıdan eskise bile görüntüsü, ağırlığı şekli aynı kaldığı halde, canlı varlıklar gün aşırı değişmektedir. Örneğin, civciv aldınız, maliyet bedeliyle kaydettiniz. Ertesi gün civcivin şeklinin değiştiğini hatta 16 hafta sonra tavuk olduğunu yumurtlamaya başladığını da görürsünüz. Oysa işletmeye aldığınız bir bilgisayar birkaç yılda geçse aynı bilgisayardır. Sonuçta yumurtlamaz.
Burada su söylenebilir, canlı hayvanların alındığı tutarla kaydedilip, satış fiyatından amortismanlar (varsa) düşüldükten sonraki kalan kısım kar ya da zarardır denebilir. Şüphesiz bu durum vergi matrahı acısından doğrudur. Ancak, canlı varlıkların elde bulunduruluş amaçları onları yetiştirmektir. İster et tavuğu olsun ister yumurta tavuğu olsun isterse buzağı olsun ister inek fark etmez. Dolayısıyla bir buzağının yetiştirilmesi nedeniyle ortaya çıkan değer farkının mutlaka finansal tablolarda gösterilmesi gereği vardır. Yoksa bir civciv aldınız, maliyet bedeliyle kaydettiniz, bu civciv 4 ay sonra tavuk olmuşsa hala onu civciv olarak gösteremezsiniz.
İşte tarihi maliyet yaklaşımı ile geleneksel muhasebe yaklaşımının bu yetersizliklerini ortadan kaldırmak ve Avrupa muhasebe standartlarına uyum sağlamak amacıyla 2003 yılından itibaren ülkemizde tarımsal faaliyetler standardı uygulamaya konulmuştur.



II- TARIMSAL FAALİYETLER-Bu standart (
[1]),
a- Canlı varlıklar,
b- Hasat zamanındaki tarımsal ürünler,
c- Devlet teşviklerinin muhasebeleştirilmesinde uygulanmaktadır.
Bu standarda göre,
Tarımsal faaliyet: Satışa konu canlı varlıkların tarımsal ürünlere veya farklı canlı varlıklara dönüştürülmesi işleminin bir işletme tarafından yönetimidir.
Tarımsal ürün: İşletmenin canlı varlıklarının hasadı yapılmış ürünüdür.
Canlı varlık: Yaşayan hayvan veya bitkidir.
Biyolojik dönüşüm: Canlı varlıklarda değişime yol açan büyüme, bozulma, üretim ve döllenme sürecidir.
Hasad: Ürünün canlı varlıktan ayrılması veya canlı varlığın yaşam sürecinin sona ermesidir.


III- MUHASEBELEŞTİRME VE ÖLÇÜM-İşletme sadece ve sadece aşağıdaki koşulların gerçekleşmesi durumunda canlı bir varlığın veya tarımsal bir ürünü muhasebeleştirir.
a- İşletmenin söz konusu varlığı kontrol etmekte olması,
b- Canlı varlıklarla ilgili faydanın işletmeciye dönme imkanının bulunması,
c- Varlığın gerçeğe uygun değerinin veya maliyetinin güvenilir olarak ölçülebilmesi.
Canlı varlıklar ilk muhasebeleştirildikleri tarihte ve her bilanço tarihinde, gerçeğe uygun değerin güvenilir olarak ölçülmediği durumlar hariç, gerçeğe uygun değerinden tahmini Pazar yeri maliyetleri düşülmek suretiyle ölçülür.
Bir işletmenin canlı varlıklarından elde edilen tarımsal ürünler, hasad noktasında gerçeğe uygun değerlerinden tahmini Pazaryeri maliyetleri düşülmek suretiyle ölçülür.
Genel olarak bir varlığın gerçeğe uygun değerinin o varlığın mevcut durumdaki yerine ve durumuna bağlı olması esası, canlı varlıklar içinde geçerlidir. Bir kümesteki bir tavuğun gerçek değeri, onun piyasadaki fiyatından, satış yerine taşınması giderlerinin çıkarılması suretiyle bulunur.

IV- KAZANÇ VE ZARARLAR-Canlı bir varlığın gerçeğe uygun değerinden tahmini Pazar yeri maliyetlerinin düşülerek ilk muhasebeleştirilmesi sırasında doğan kazanç veya zarar ile ilgili varlığın gerçeğe uygun değerindeki değişiklikten doğan kazanç veya zarar oluştuğu dönem kar veya zararında dikkate alınır.

Tarımsal ürünlerde aynı şekilde işleme tabi tutulur.

V- GERÇEĞE UYGUN DEĞERİN GÜVENİLİR BİÇİMDE ÖLÇÜLMEMESİ-Canlı varlıkların gerçeğe uygun değerinin güvenilir biçimde ölçülebileceği varsayılır. Ancak, güvenilir olmayacağının açık olarak anlaşıldığı canlı varlıkların ilk muhasebeleştirilmesi esnasında yok edilebilir. Böyle bir durumda söz konusu cavlı varlık, maliyetinden buna ilişkin her türlü birikmiş amortisman ve birikmişim değer düşüklüğü karşılıklarının düşülmesi suretiyle ölçülür.

VI- TEK DÜZEN HESAP PLANINDA CANLI VARLIKLAR
Canlı varlıkların yukarıda saymış olduğumuz özellikleri dolayısıyla tek düzen hesap planında özel bir grup oluşturması şarttır. Tek düzen hesap planında boş olan 16’lı grup ile duran varlıklarda boş olan 21’li grup kullanılabilir. Bir yıl içinde satılacak veya canlı olma niteliğini değiştirecek varlıklar 16’lı gurupta, bir yıldan daha uzun süreleri kapsayanlarda 21’li grupta izlenmeli. Ayrıca, canlı varlıklardan hasadı yapılan ürünler ile yaşam süreci sona eren diğer canlı varlıklar 16 ve 21’li gruplarda değil 15 stoklara grubunda izlenmelidir ([3]).

Hiç yorum yok: